Death Trader (Reborn) Sayfaya git: 1, 2, 3, 4, 5, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Düşmanlar savaşlarda başarılı olamayınca, iftiralarla türlü oyunlarla krallığa saldırıya geçmişlerdi. Krallık iç sorunlarla çalkalanıyordu ve Death Trader toprakları büyük bir sessizliğe bürünmüştü. Topraklar her zamanki gibi yine sessizdi. Demirciler mağaralarda Sosaria'nın en güçlü kılıçlarını ve kalkanlarını döverken, terziler hummalı bir çalışma ile en hafif en güçlü zırhları dikmekteydiler. Yavaştan ve derinden hızlı bir hazırlık vardı son savaş için... O sabah, diğer sabahlar gibi sessizlik içinde başlamıştı. Komutan Rayden sabahın ilk sularında kalkmış, kendi odasında Kazuya'ya ayırdığı köşede onun eşyalarına bakmakta ve onu her sabah yaptığı gibi saygıyla anmaktaydı. Kazuya Death Trader krallığının kurucusuydu ve zamanı geldiğinde krallığı Rayden'e devretmişti. Rayden, Kazuya'nın kurmuş olduğu bu krallığı sonuna kadar savunup, Sosaria'nın en büyük krallıklarından biri olmasına ant içmişti. Rayden, Kazuya'nın eşyalarına bakarken durgunlaştı ve zamanın geldiğini biliyordu. Arkasını döndü ve zırhlarının bulunduğu odaya girdi. Bembeyaz White Wyrm derisiyle dikilmiş büyücü şapkasını taktı ve Sosaria'nın en güçlü ejderhasının ateşiyle şekillendirilmiş, zümrüt kaplamalı Arcane Shield'ı eline aldı. Odasının balkonuna çıkıp gökyüzüne baktı, artık zaman gelmişti. Sosaria toprakları bu sefer en ölümcül en kanlı savaşı yaşayacaktı. Yavaşça savaşın başlangıçını belirten o büyülü sözleri fısıldamaya başladı; Vass Ortt Gravv, Vass ortt Gravv, her seferinde daha yüksek sesle söylüyordu o büyülü sözleri. Bulutlar hareketleniyordu, gökyüzü patlamak üzereydi. Rayden'in gözbebekleri kaybolmuştu, gözleri bembeyaz şekilde parlıyordu. Son bir kere daha o sözleri daha yüksek sesle söyledi ; Vasss Orttt Gravvv! Yıldırımlar topraklara dehşet saçarcasına düşüyordu. Rayden'in arkadaşları sesleri duydukları gibi odalarının balkonuna çıkmışlardı. Hepsi birden Rayden'e doğru bakıp gülümsüyolardı, çünkü bu savaşın habercisiydi. Bekledikleride buydu zaten. Hepsi birden aynı anda belindeki kılıçlarını, büyücüler ise asalarını havaya kaldırdı. Yıldırım Kalenin ortasındaki avluda gözleri kör eden bir parıltıda parlıyordu. Bütün Death Trader üyeleri hep bir ağızdan bağırıyordu Death Trader, Death Trader, Death Trader... Yıldırımlar tüm şiddetiyle devam ediyordu. Sosaria sabahın erken saatlerinde kara bulutlardan adeta karanlığa bürünmüştü. Bütün Sosaria gökyüzüne bakıp o ana şahit oluyordu. Herkes anlamıştı, savaş kaçınılmazdı. Death Trader topraklarında savaş borazanları bir kez daha en derinden çalmaya başlamıştı. Sosaria yaşayabileceği en kanlı savaşa hazırlıklı olmalıydı. Savaş adım adım tüm şehirlere yaklaşmaya başlamıştı, bu sefer merhamet yoktu...
My name is Death and the end ïs here.
Death Trader...

My name is Death and the end ïs here.
Death Trader...











1. sayfa (Toplam 5 sayfa) [ 44 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |